Fibromiyalji hastalığında kaplıca tedavisi, sürekli yorgunluk ve ağrıya sebep olan ve hayatı çok zorlaştıran bir kas hastalığında en çok önerilen yöntemlerden biridir. Ağır yaşam koşulları ve yoğun stres bu hastalığın temel nedenleri arasında kabul edilmektedir.
Çaresiz bir hastalık olarak kabul edilmese de tedavisinin de kolay olduğu söylenemez. Çünkü hayatımızdan yoğun stresi çıkarmak kolay değildir. Dolayısıyla yaşam kalitenizi hızlıca artırıp şartlarınızı düzeltemeyebilirsiniz. Fibromiyalji hastalığında kaplıca tedavisi ise en çok önerilen yöntemlerden birisidir.
Fibromiyalji Belirtileri ve Yaşam Kalitesine Etkisi
Fibromiyalji (FM), yaygın kas-iskelet sistemi ağrısı, uyku düzensizliği ve sürekli yorgunlukla kendini gösteren kronik bir ağrı sendromudur. Dünya Sağlık Örgütü tarafından da tanımlanan bu rahatsızlık, özellikle orta yaş kadınlarda daha sık görülmektedir.
- Fibromiyalji hastalığının belirtileri şu şekildedir;
- Hafıza problemleri,
- Konsantrasyon zorlukları,
- Ellerde ve ayaklarda uyuşma,
- Kaslarda gerginlik,
- Çarpıntı,
- Kabızlık, ishal, şişkinlik gibi sindirim sorunları,
- Migren tipi baş ağrıları,
- Depresyon ve anksiyete.
Görüldüğü üzere bu hastalık geniş bir belirti yelpazesine sahiptir. Semptomlar çoğunlukla stres, hava değişiklikleri, uyku eksikliği veya yoğun fiziksel yorgunlukla tetiklenmektedir.
Fibromiyalji tek başına bir doku veya organ hastalığı değildir; daha çok, merkezi sinir sisteminin ağrı algısını farklı şekilde işlemesinden kaynaklanan bir durumdur. Bu hastalığın tedavisinde kullanılan yöntemler arasında ilaçlar, egzersiz, stres yönetimi ve kaplıca tedavisi gibi doğal destek yöntemleri önemli bir yer tutmaktadır.
Fibromiyalji Hastalığında Kaplıca Tedavisi Nasıl Etki Yaratır?
Fibromiyalji hastalığında kaplıca tedavisi, ağrıların hafiflemesine ve kasların gevşemesine yardımcı olmaktadır. Suyun sıcaklığı, mineral içeriği ve rahatlatıcı ortam, vücuttaki gerginliği azaltmaktadır. Aynı zamanda, kan dolaşımını destekler ve uyku kalitesini artırmaktadır.
Özellikle kış aylarında soğuk hava ile artan eklem ve kas ağrıları, kaplıca tedavisiyle büyük oranda azalabilmektedir. Termal su banyoları, stresi düşürerek sinir sistemini yatıştırır ve ağrı eşiğini yükseltmektedir. Düzenli seanslar, fibromiyaljiye bağlı yorgunluk ve uyku problemlerinin kontrol altına alınmasına katkı sağlamaktadır.
Kaplıca Sularının Kas ve Eklem Ağrılarına Faydaları
Kaplıca suları, içerdiği kalsiyum, magnezyum, bikarbonat, sülfat ve sodyum gibi mineraller sayesinde kas ve eklem sağlığını desteklemektedir. Sıcaklık, kas liflerini gevşeterek gerginliği azaltmaktadır. Mineraller ise dolaşımı hızlandırarak dokuların beslenmesini iyileştirmektedir.
Fibromiyalji hastalarında bu etki, yaygın kas ağrılarının hafiflemesine ve eklem hareketliliğinin artmasına yardımcı olmaktadır. Düzenli termal banyo uygulamaları, iltihaplanma eğilimini azaltmaktadır. Aynı zamanda sinir sistemi üzerinde yatıştırıcı bir etki oluşturmaktadır.
Fibromiyalji Hastalığında Kaplıca Tedavisi Uygulamasında Önerilen Süre
Fibromiyalji hastalığında kaplıca tedavisi uygulamaları için uzmanlar, en az 3 hafta süren ve günde 2 kez yapılan termal banyo kürlerinin en iyi sonuçları verdiğini belirtmektedir. Bu süre boyunca sıcak suyun minerallerinden ve rahatlatıcı etkisinden maksimum fayda sağlanmaktadır.
Kürlere başlamadan önce kese yaptırmak, cildin ölü deriden arınmasını sağlamaktadır. Aynı zamanda mineralli suyun emilimini artırmaktadır. Böylece kas gevşerken, dolaşımın hızlanması daha etkili olmaktadır.
Kaplıca Tedavisinde Dikkat Edilmesi Gereken Noktalar
Fibromiyalji hastalığında kaplıca tedavisi faydalı olsa da, her hasta için aynı şekilde uygun değildir. Tedaviye başlamadan önce mutlaka doktor kontrolü önerilmektedir. Özellikle kalp hastalığı, yüksek tansiyon, ileri derecede damar tıkanıklığı veya ciddi enfeksiyon hastalıkları olan kişiler, kaplıca tedavisini alırken dikkatli olmalıdır.
Suyun sıcaklığı, banyo süresi ve günlük uygulama sayısı hastanın sağlık durumuna göre ayarlanmalıdır. Fazla sıcak su veya uzun süreli banyo, bazı hastalarda yorgunluk ve tansiyon dalgalanmalarına yol açabilmektedir.
Ayrıca doğal termal su yerine bazı SPA merkezlerinde kullanılan ısıtılmış veya katkı maddeli sular, kaplıcalar kadar güçlü bir tedavi etkisi sağlamaz. Dolayısıyla fibromiyalji hastalarının, mümkünse doğal kaynak suyuna sahip tesisleri tercih etmesi önerilmektedir.
Fibromiyalji Tedavisinde Kaplıcayla Desteklenebilecek Diğer Yöntemler
Kaplıca tedavisi, fibromiyalji semptomlarını hafifletmede diğer yöntemlerle desteklendiğinde sonuçlar daha da etkili olabilmektedir. Düzenli egzersiz, özellikle hafif tempolu yürüyüşler, yüzme ve esneme hareketleri kasların güçlenmesini sağlamaktadır. Aynı zamanda ağrı eşiğini yükseltmektedir.
Masaj, aromaterapi ve sıcak taş terapisi gibi gevşetici uygulamalar, kaplıcanın rahatlatıcı etkisini artırmaktadır. Ayrıca yoga, meditasyon ve nefes egzersizleri ise stresin azaltılmasına yardımcı olmaktadır. Bu da fibromiyalji ataklarını hafifletebilmektedir.
Bunların yanı sıra, dengeli beslenme ve yeterli su tüketimi, vücudun mineral dengesini koruyarak kaplıca tedavisinin yararlarının daha uzun sürmesine katkı sağlamaktadır. Böylece fiziksel ve zihinsel iyileşme süreci desteklenmiş olmaktadır.
Türkiye’de Fibromiyalji Hastaları İçin Popüler Kaplıca Merkezleri
Türkiye’de, termal kaynak zenginliği gücünden yararlanmak isteyen fibromiyalji hastaları için pek çok kaplıca seçeneği bulunmaktadır. Bu merkezler, suyun sıcaklığı ve mineral içeriği bakımından fibromiyalji semptomlarını hafifletmeye yardımcı olabilmektedir.
Ülkemizde fibromiyalji için tercih edilebilecek kaplıcalar şu şekildedir:
- Afyon Gazlıgöl Kaplıcaları: Magnezyum ve bikarbonat açısından zengin suyu ile kas gevşemesi sağlamaktadır.
- Bolu Göynük Kaplıcaları: Sakin doğa ortamı ve mineralli suları ile rahatlama sunmaktadır.
- Haymana Kaplıcaları: Yüksek radyoaktivite değeri ve sıcaklığıyla dolaşımı hızlandırmaktadır.
- Taraklı Kaplıcaları: Stres azaltıcı ve kas gevşetici etkisiyle bilinmektedir.
Bu kaplıcalar, düzenli bir kür programıyla uygulandığında fibromiyaljiye bağlı ağrı, yorgunluk ve uyku problemlerinin hafiflemesine katkı sağlayabilmektedir.